Son işlem günü durgun bir zeminde başlıyor

son-islem-gunu-durgun-bir-zeminde-basliyor-24042010

Son işlem günü durgun bir zeminde başlıyor

Petrol fiyatlarında satış baskısının geride kalmış olması risk iştahının hafta başına kıyasla daha ılımlı seyretmesini sağlıyor. Ancak korona virüsünün hâlâ önemli bir endişe kaynağı olarak kalmaya devam etmesi piyasaların kırılganlıktan tam olarak çıkmasını zorlaştırıyor. Bu noktada Gilead tarafından korona virüse karşı geliştirilen ilacın klinik testlerde etkisiz olduğuna dair haberler de risk iştahını törpüledi. Kısa vadede yatırımcıların bir süre daha temkinli kalmayı sürdüreceğini tahmin ediyoruz. Haftanın son işlem gününde makroekonomik veri tarafında ise dün ABD ve Euro Bölgesi’nden gelen zayıf PMI rakamlarının ardından Almanya’da açıklanacak olan IFO endeksi ve ABD’de açıklanacak olan dayanıklı mal siparişlerini takip edeceğiz. Her iki veride de önceki aylara kıyasla belirgin zayıflıklar görmeyi bekliyoruz.

BEKLENTİLERİMİZ

Borsa İstanbul’da 100 bin hedefi geçerliliğini koruyor. Haftanın ilk üç işlem gününde yurtdışına kıyasla daha dirençli bir performans sergileyen BIST-100 endeksi kapanışı da 98.000’in üzerinde yaparak birçok borsanın aksine başlangıç seviyesini korumayı başardı. Sık sık dile getirdiğimiz gibi olası satışların 95.500’ün üzerinde karşılanmaya devam edilmesi durumunda geri çekilmelerin büyük resmi bozmayacağına inanıyoruz. Bu kapsamda yukarı yönlü hareket alanının öncelikle 100.000 sonrasında ise 200 günlük hareketli ortalamanın da geçtiği 104.500 seviyesine doğru devam ettiğini düşünüyoruz. Yurtiçi piyasaların kapalı olduğu günde yurtdışının performansını göz önünde bulundurarak endeksin güne yatay bölgede başlamasını bekliyoruz.

EUR/USD yeniden 20 yıllık trend desteğine yaklaştı. Hafta başından bu yana oldukça sakin sayılabilecek bir performans sergileyen EUR/USD ağırlıklı olarak 1,0800-1,0850 bandında hareket ediyordu. Ancak bu bandın kırılması ve PMI rakamlarının Euro Bölgesi’nde son derece zayıf bir tablo ortaya koyması parite üzerinde belirgin şekilde zayıflamasına neden olurken bir kez daha son 20 yılın trend desteği olan 1,0750’ye yaklaşıldığını görüyoruz. Mart ayındaki geri çekilmede olduğu gibi bir kez daha bu seviyenin altına inildiğini görebiliriz.  Ancak ana hedef bu bölgede tutunmak olacaktır. Bunun gerçekleşmemesi durumunda ise zayıflığın artarak devam ettiğini görebiliriz.

TCMB’nin faiz indirimi sonrasında USD/TL 7,00 seviyesinin altında kalmaya devam ediyor. Merkez Bankası’nın çekirdek enflasyon göstergelerinin eğilimlerinin ılımlı seyrettiğine vurgu yapmasının yanında Türk lirasında gözlenen değer kaybını küresel gelişmelere bağlaması ve emtia fiyatlarındaki keskin düşüşün devamının enflasyon görünümünü olumlu etkilediğini belirtmesi koşulların lehte kalmaya devam etmesi durumunda faiz indirimlerinin sürebileceğini düşündürüyor. Bu kapsamda enflasyon tahmini üzerindeki risklerin aşağı yönlü olduğu değerlendirmesini yapan TCMB’nin gelecek hafta yayımlayacağı yılın ikinci enflasyon raporunda enflasyon tahminlerinde aşağı yönlü revizyona gitmesi şaşırtıcı olmayacaktır. Bu durum daha fazla indirime kapı açabileceği için revizyonun büyüklüğünün TL’nin performansı açısından da önem taşıdığını düşünüyoruz.  

Tahvil faizleri iyimser seyrediyor. Gerek TCMB’nin faiz indirimi kararı gerekse BDDK’nın aktif rasyo uygulamasını hayata geçirmesinin ardından faizler kısa vadelerde çok daha belirgin olmak üzere getiri eğrisi boyunca aşağı yönlü bir eğilim sergiliyor. Bu noktada 2 ve 10 yıl vadeli faizler arasındaki makasın 300 baz puanı da aşarak belirgin şekilde açıldığını görüyoruz. Aşırı olarak değerlendirdiğimiz bu makas bir miktar daralma eğilimi gösterebilir. Zaman zaman değer kazanma eğilimi sergilese de TL’deki yüksek kırılganlığın tahvillerin cazibesini azalttığını söylemek mümkün. Diğer taraftan kısa vadede mevduat faizlerinde de aşağı yönlü eğilim izlenmesi şaşırtıcı olmayacaktır.

Ons altın 1720 doların üzerinde. Çarşamba günü ABD ile İran arasındaki gerilimin bir kez daha artması güvenli liman özelliği ile öne çıkan ons altına yönelimi desteklerken fiyatların ilk direnç noktası olarak öne çıkan 1710 doları rahat bir şekilde aştığını gördük. Buna hem merkezi hükümetler hem de merkez bankaları tarafından ekonomiye daha fazla destek verileceğine yönelik beklentilerin de eklenmesi ile ons altın 1730 doların üzerini test etmeye başladı. Momentum kazanılması için bu seviyenin üzerinde kapanışlar yapılması gerektiğini düşünüyoruz. Böyle bir senaryo teknik açıdan 1750 dolara doğru bir eğilim oluşmasına kapı aralayacaktır.


Kaynak:ÜNLÜ Menkul
Hibya Haber Ajansı